Reklamlar günlük yaşantımızın bir parçası olarak kitle iletişim araçları ile sık sık karşımıza çıkarlar. Günümüz insanı, adeta reklamlarla kuşatılmış olarak yaşamaktadır. Bir insan günde ortalama 4 bin reklama maruz kalıyor.
Bu reklamlar arasında televizyon reklamları, sosyal medya reklamları, influencerların yapmış oldukları işbirlikleri, yazılı görsel reklamlar ve daha fazlasını sayabiliriz. Bundan kaçmak ise neredeyse olanaksızdır. Yaşantımızın her alanında reklamlarla karşılaşıyoruz ve reklamlar bize birçok şeyi biz fark etmeden tüketicilere anlatmaktadır. Reklamlar bugün bizim yaşamımızı şekillendirmekle kalmaz aynı zamanda yansıtır. Herkesin yaşamında kaçınılmaz bir parça olarak da yaşamını sürdürür.
Reklamlar günümüzde bir malı satma amacıyla kalmaz aynı zamanda yaşadığı çevreyi de etkiler. Reklamlar, bir yandan tüketime yönlendirirken diğer yandan toplumda var olan değerleri pekiştirme ya da değiştirme işlevide görür.
Reklamın en büyük işlevlerinden biri insanları sahip oldukları şeylerden daha fazlasını ve yenisinin istemesini sağlamak ve maddi olanakları ne olursa olsun onları daha fazla istemeye özendirmektir. Bunu da reklam mecralarını kullanarak yapar ve o reklama anlam yükleyerek toplumdaki bireylerde satın alma davranışı uyandırır.
Reklamın amacı hiç kuşkusuz tanıttığı ürünü satmak, hedef kitlesine o ürünü satın aldırmak aynı zamanda bir imaj yaratmaktır.
Reklam günümüzde popüler kültürün ayrılmaz bir parçasıdır. Reklam tüketim toplumunun merkezinde ve popüler kültür kavramı ile iç içedir.
Popüler kültür halktır, ortak beğenilerdir ve halktan gelme özelliği taşırken günümüzde ise bu kavram yerini çoğunluk tarafından sevilen, benimsenen ve seçilen anlamına bırakmıştır. Popüler kültür gündelik hayatın kültürü olduğu için popüler kültür de eğlence, satın alma, moda ve zevkler ön plandadır.
Popüler kültür ile birlikte insanlar gerçek hayattan kaçabileceğini düşünür ve hayali bir dünyaya kendilerini kaptırırlar.
Gün geçtikçe tüketim toplumu olma yolunda hızla ilerliyoruz ve tüketim sadece ihtiyaçları karşılamak değil aynı zamanda statü ve itibar kazanma, farklı olup bir gruba ait olma gibi özellikler taşır. Genelde insanlar statü sahibi olmak, kendilerini başkalarına ifade edebilmek, kimlik yansıtmak için kullanır. Reklamlar da bu durum ise sanki her şey doğal yaşamın bir parçası gibi gösterilip yansıtılır.
Reklamla kültürel bir metin olarak çeşitli göstergeleri kullanır. Bu göstergeler de popüler kültürün objeleridir.
Toplumda insanlar aktif ve pasif birer tüketici konumunda olup reklamlar aracılığıyla neyi alıp almayacağına onların karar vereceği sanır. Böylece reklamlar tüketicinin hayatında her geçen gün daha fazla yer kaplamaktadır. Genelde insanlar da bir reklamı izleyerek o ürüne ihtiyacı olduğu için değil, reklamda sunulan hayali dünyaya sahip olmak için o ürünü alır.